10:57 / 23-11-2024
COP29 Sədrliyi bəyanat yaydı
09:45 / 21-11-2024
Bu yollarda sıxlıq var
ÂŞIK MEFTÛNÎ'Yİ HATIRLARKEN…

ÂŞIK MEFTÛNÎ'Yİ HATIRLARKEN…




M.Halistin Kukul



Mâzîden söz ederken, ekseriya, “Daha dün gibiydi’ ifadesini kullanırız.
Elbette ki, çok sık kullandığımız başka tâbirler de vardır: “Hey gidi günler, hey!”; “Zaman, su gibi aktı gitti!”; “Allah’ım!..Ne günler varmış!..” bunlardan bâzılarıdır.
Gerçekten de, o günler, güzel günlerdi. Tabiî ki, bu, şimdiki zamandan şikâyet veya şimdiye sitem mânasında değildir. Güzel yaşamasını bilenler, her zamanda güzel yaşarlar!.. Zaman, ne ki!..
Huzur arayan, dostunu bilip tanıyan herkes, hayatın tadına da vararak zamanı öyle hatırlar!..Hatırlanan ‘zaman değil’, dosttur!..Yoksa; bu dünyada sıkıntı olmayınca ferahlığın kıymeti mi bilinir!..
Duâ edelim ki, her günümüz sıkıntısız, cefâsız, çilesiz, endişesiz ve güzel olsun!..
Tabiî ki, söz,  Âşık Meftûnî’ye gelecek!..


Bugün; asıl adı Abdullah Odabaş olan, Hakk ve halk âşığımız; güler yüzlü, dost gönüllü Âşık Meftûnî’nin vefâtının 30. Yılı…


Onu için ne söylesem azdır!.. Çünkü; bir tebessümü bile, gönül okşar, ferahlatırdı. Muhabbeti, sevgiye açılan kapıydı. Bütün saflığı, temiz yürekliliği ve samimiyeti, gülümsemesinde ve berrak nûrânî çehresinde kendini gösteriyordu.
Hayatta iken ve vefâtından sonra, O’nun hakkında birçok yazı yazdım. Son yazım, 04 Ocak 2019 tarihinde,  Wwwkapsamhaber.com’da, yirmibeşinci vefât yılı münasebetiyle idi ve “Gönül Dostum Âşık Meftûnî” başlığını taşıyordu. O yazımda şöyle demiştim:
 “1914 yılında, Çorum’a bağlı Alaca ilçesinin Gerdekkaya Köyü’nde doğdu. Asıl adı Abdullah Odabaş’tır.
Seksen senelik ömrünü, 06 Ocak 1994 tarihinde tamamladıktan sonra, Alaca ilçesi kabristanlığına defnedildi.
31 Mart 1990 tarihli Altınova Gazetesi’ndeki, beyanına dayanarak hakkında yazdığım yazıda, “Babası Tahir Ağa ve akrabalarının Kars’tan Alaca’ya geldiklerini” söylemişti.
Hüviyetini/şeceresini; bana, şu dörtlüğüyle ifade etmişti:


“Şu dünyada yok bir şeyden kederim
Annem Sâliha’ydi, gaazi pederim
Âhirette bulmaz isem niderim
N’olur hidâyet yolunu göster”


Buradan da anlıyoruz ki,  Âşık Meftûnî’nin babası Tahir Ağa “gaazi”dir. Fakat, nerede gaazi olduğunu bilemiyoruz. Annesinin adının da Sâliha olduğunu ve hem de ‘sâlih” amelli olduğunu îmâ ediyor.”
Bir hususu hemen açıklığa kavuşturmam ve ‘düzeltmem’  lâzımdır.  Bu âna kadar, annesinin isminin “Sâliha” olduğunu sanıyordum. Daha doğrusu, bana söylenenden onu anlamıştım. Meğer, değilmiş!..
Büyük oğlu arkadaşım Prof. Dr. Ferhat Odabaş’tan aldığım bilgiye göre,  Âşık Meftûnî’nin babasının adının Tahir olduğu doğrudur. Ancak; annesinin adı (Sakine)dir. Âşığımız; “sâliha”yı, ikinci mânasında yâni (sâlih amelli) diye kullanmış!..
Bir başka hususta şudur: oğulları Prof. Dr. Ferhat Odabaş ve Celâl Odabaş, baba Âşık Meftûnî’den/Abdullah Odabaş’dan aldıkları bir belgeyi verdiler.  Bu belgeyi aynen naklediyorum. Âşık Meftûnî diyor ki:
 “Yusuf oğlu Tahir, benim babamdır. Mekânı Cennet olsun. Irak cephesinde Kut-ül Amare harbinde yaralı olarak İngilizlere esir düştü.  Alay komutanı ile birlikte. Hindistan'ın Bombay şehrinde esir kampında kalmışlar. Esaretin sonunda Türkiyeye dönerken komutanı bu vesikayı gemide yazıp kendisine vermiş.
Bu vesikadaki  tarihlere dikkat etmek lâzım. Babam 1300 doğumlu idi. 1321 senesinde yani 20 yaşında askere alınmış. 1915 senesinde Çanakkale harbine katılmış. 1916’da Irak cephesinde Kut-ul Amare kuşatması sırasında 23 Şubat 1916 tarihinde yaralı olarak İngilizlere esir düşmüş. 1921 Nisan ayında Esaretten kurtulmuş ve memleketine dönmüş.
Beş senesi esaret toplam 16 yıl askerlik. Bu vatan evlatları bu harplerin arkasından da yedi düvele karşı Kurtuluş mücâdelesi vermişler. Görüyor musunuz mücâdeleyi!..Bu mübarek topraklar acılarla, şehit kanlarıyla yoğrularak vatan oldu.”
Âşık Meftûnî, babası Tahir Çavuş’u böyle anlatıyor!..
  İşte o vesika:
   ÂŞIK MEFTÛNÎ’NİN BABASI’NIN KÜNYESİ şöyledir:
 “14. Fırka 41. Alay 3. Tabur 12. Bölük Takım Çavuşu
YUSUF OĞLU TAHİR
ÇORUM-ALACA
Seferberlikte Askere Kayıt Tarihi Kıtaya duhul tarihi
Rumi: 12 Haziran 1320 Rumi: 12 Temmuz1321
Milâdi: 25 Haziran 1904 Milâdi: 25 Temmuz 1905
Tarihi Esaret (Esaret Tarihi)
Rumi: 10 Şubat 1331
Milâdi: 23 Şubat 1916
Bâlâda künyesi muharer merkum 41. Alay 3. Tabur 12. Bölük Takım Çavuşudur. Seferberlikte kıtaya duhulundan tarihi esaretine kadar Çanakkale, Irak darul harplerinde bulunarak arkadaşlarına faik derecede cesaret göstermiştir. Ve en nihayet Irak harbinde mecruhen esir oldu. Ve yılmaz, hiçbir şeyden korkmaz gayyur bir çavuş olduğunu tasdik ederim.
Rumi: 12 Nisan 1336
Milâdi: 12 Nisan 1921
41. Alay Kumandanı
Binbaşı Arif Osman Bey
 ( İmza ve Mühür) “
Âşık Meftûnî; güzel insandı. Muhabbetliydi. Sâlih bir Müslümandı ve Türk Milleti’ne âşıktı. Bütün gayreti bu istikamet üzerindeydi. Allah, mekânını cennet etsin!..Nûr içinde yatsın!..
Vefâtının  30. yılında, O’nu; “BİZ, ALLAH DİYELİM, ALLAH” başlıklı şiiriyle, hep berâber tekrar yâd edelim:
“Allah diyelim kardaşlar
Akıtalım gözden yaşlar.
Dağlar, taşlar ve ağaçlar
Biz, Allah diyelim, Allah!..
***
Allah diyelim aşk ile
İkrar gerek cümle kula
Mükâfatı didâr ola
Biz, Allah diyelim, Allah!..
***
Allah diyelim her vakit
Gözden kanlı yaş akıt
Namaz içinde beş vakit
Biz, Allah diyelim, Allah!..
***
Seher vaktinde her zaman
Kalbinde var ise imân
Fazilet vaktidir, uyan
Biz, Allah diyelim, Allah!..
***
Mü’min olan asla yatmaz
Şeytan kemendini atmaz
Münâfık işini tutmaz
Biz, Allah diyelim, Allah!..
***
Münâfıktan seçilelim
Reyhan gibi açılalım
Bülbül gibi ötüşelim
Biz, Allah diyelim, Allah!..
***
Allah desin hep dilimiz
Ateş görmesin elimiz
Sıratda âsan yolumuz
Biz, Allah diyelim, Allah!..
***
MEFTÛNÎ derdine ağla
Her seher ciğerin dağla.
Sular gibi hemen çağla
Biz, Allah diyelim, Allah!..”


Tarix: 7-01-2024, 08:54 Oxunub: 44


Bölməyə aid digər xəbərlər
4-08-2021, 09:58 Allah rəhmət eləsin
21-04-2021, 09:00 MARAQLIDI